HSYK Seçim Sonuçlarının Düşündürdükleri
HSYK Seçim Sonuçlarının Düşündürdükleri
Dört yılda bir yapılacak olan Hsyk seçim sonuçları belli oldu.
Seçilen Onbir hakiminde adalet bakanlığı listesindeki isimler olması göze çarpan ilk olguydu ,bu nedenle seçim sonuçlarına yönelik ‘Yürütmenin yargıya baskısı’ türünden itirazlarda geldi.
Ehil olan yerine yandaş olanlar seçildi denebilirse de sayıları onbirbini aşan ve tamamı hakim ve savcı olan seçmenin bu şeklde baskıyla yönlendirilmiş olması da oldukça zor görünüyor.
Bu nedenle seçimlerin eski HSYK yapısına bir tepki olduğuda düşünülebilir.Zira Hsyk ile Adalet bakanlığı arasındaki sürtüşme esas alınacak ise hakim ve savcıların büyük çoğunluğunun tavrını hükümetin listesinden yana koymasını anlamlı bulmak gerekiyor.
Yine 28 şubat dönemi DGM savcısı Nuh mete yükselin aldığı az miktardaki oy ve Cumhurbaşkanı Gül’e dava açan Sincan Hakimi Osman kaçmaz’ın aldığı düşük oylar ve yarsav ve diğer oluşumların düşük oylarıda da bu tür kanıları güçlendiriyor.
Ancak yinede tulum listenin seçilmiş olması lişste dışı kimsenin olmayışı en azından liste onbirincisi ile onikincisi arasında oluşan fahiş oy farkı seçmenlerin hakim yada savcı olduğu düşünülse dahi özgürlükçü anlayış la bağdaşmıyor.
Kimbilir belki bu durum sürecin çok hızlı işlemesinden de kaynaklanmış olabilir zira biz tepeden deklere edilen adaylara hakim ve savcıların kayıtsız şartsız itaat ediyor oluşunu kabullenmek istemiyoruz.İnsanlar tepeden emir almaya kalkışırsalar bağımsız düşünme yeteneklerini kaybederler ve hele bu adalet gibi hayati bir konuda hakim ve savcılara yönelik olursa yargı bağımsızlığını ve tarafsızlığını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalır yani tuz kokar.
Biz Hsyk nın kaç üye olduğundan çok yapısal değişiklik gerektiğine inanıyoruz.Hsyk ciddi yapısal değişikliğe gitmeli bazı yetkilerini illerdeki adalet komisyonlarına bırakmalıdır.
Hsyk davaların çabuk bitmesine yönelik tedsbirlerle adaletin doğru ve tarafsız işlemesi gibi sorunlara kafa yormalıdır.
Terfi sistemleri ehil olanlara tarafsız olanlara göre düzenlenmelidir.
Hakim ve savcı alımlarında alevilere yönelik uygulamalar son bulmalıdır.Alevi gençöleride hakim savcı olabilmeli sağcı sünni akp li torpil arama baskısından kurtulmalıdır.
Kamuoyuna adalet bakanlığının belli mezhebin(alevi) hakimiyeti olduğu şeklindeki yalanlardan da vazgeçilmelidir,zaten bakanlığın listesi sonucu gerçekleşen bu son seçimler bu maskeyide düşürmüştür.
Adli yargıdan 7 asil, 4 yedek olmak üzere 11 ismi belirlemek için 81, idari yargıda da 3 asil, 2 yedek ismi belirlemek için yapılan seçimler sonucunda idari yargı ve adli yargıda HSYK’ya üye olmayı başaran adaylar şöyle sıralandı:
Adli yargı asil:
İbrahim Okur 6181
Teoman Gökçe 5841
Nesibe Özer 6153
Ömer Köreoğlu 5648
Hüseyin Serter 5471
Ahmet Kaya 5463
İsmail Aydın 4926
Adli yargı yedek
Harun Kodalak 4710
Celal Avar 4536
Hayrettin Türe 4443
Ali Öztürk 4364
İdari yargıda kesin olmayan sonuçlara göre ilk 5 isim de şu şekilde sıralandı:
Ahmet Berberoğlu 855
Birol Erdem 836
Resul Yıldırım 805
Halil Koç 638
İbrahim Topuz 554