Şiileşme Tehlikelimidir? Kendimizi Nasıl Korumalıyız?

Dostlar, biliyorsunuz ki Şia kelimesinin kökü Arapçadır ve taraftar, takipçi anlamına gelir. Şiilik ise bu kelimeden türetilen ve aynı anlama gelen bir kelimedir. İslam tarihinde Hz.Ali’den yana olanlara Şiatı Ali denilerek Şia yada Şii kelimeleri Hz. Ali dostlarına verilen özel isimler olmuştur. Hatta Peygamberimiz sağken bile ‘Alinin şiaları’ yada ‘Sen ve şiaların’ şeklinde hitaplarda bulunmuş yine Miktad, Selman, Ebuzer gibi isimler tarihe ilk Şialar olarak geçmiştir. Zamanla bu çizginin adı 12 imamcılar, Caferiler olarak ta isimlendirilmiştir. Yani tüm İslam aleminde bir kişiye bu hitaplardan hangisiyle seslenirseniz aynı anlama gelir ve kişinin Hz. Ali’nin, Peygamberden sonra İmam olduğuna inanan kişi olduğu anlaşılır.

Yani Şii bir kişi Hz. Ali’nin ve 12 imamların dostudur ve mahşer günü onlarla birlikte haşredilecektir.

Binlerce yıldır bu tabir kullanılmasına karşılık 1979 İran İslam devriminden sonra belli odaklarca bu kavram tehlike! olarak lanse edilmiş ve uluslar arası haber tekelleriyle tüm dünya halkları bu tehlikeye! karşı sürekli uyarılmıştır.

İşte bu nedenle özellikle Anadolu da yaşayan ve kendisini Alevi olarak kabul eden kişileri uyarmak istiyorum. Bir insan Şiileşirse yani 12 imamları tanırsa asla onlardan vazgeçmez, bir başka yola da girmez. Bu nedenle baştan tedbiri almak gerekir. Yani en baştan Şiileşmeyi önlemek gerekir. Önleyici tedbirleri tek tek sıralıyorum. Sözlerime uyanlar sonunda ne olurlar bilmem ama asla Şiileşmeyeceklerine (Hz.Ali dostu olmayacaklarına) garanti veriyorum.

1- Öncelikle kavramları kullanırken titiz olun ve biz Anadolu Alevisiyiz deyin ve Şii olmadığınızı da hemen ekleyin bu size kısmi bir koruma sağlayacaktır ama iş bununla bitmez.

2- Alevilik Türklerin İslamı yorumudur deyin ve Aleviliğin İslamın özü olduğunu söyleyenlere hemen karşı çıkın, İslam Aleviliğin sadece bir bölümüdür deyin, İslam Aleviliğin içindedir, Alevilik İslamdan öncede vardı deyin. Işıktan türemiştir, Luvilerden gelmiştir deyin. Buda size kısmi bir rahatlık sağlayacaktır. Kafaları karıştırmak her zaman iyidir.

3- Bizim İslami anlayışımız dede, saz ve semaha dayanır deyin, böylece alternatif bir ibadet anlayışınız olduğunu ortaya koyun. Bunlara kültürel olarak meyilli birçok insan size inanabilir, ciddiye alabilir ve cepheniz sağlamlaşır.

4- Cami kavramına asla taviz vermeyin, çünkü cami Kuranı, Ezanı, Abdesti, Namazı çağrıştırır ve sizi bu yolla Şiileştirebilirler. Çünkü namaz dinin direğidir, bu noktada çok zorda kalırsanız bizde Niyaz var deyin, daha da sıkışırsanız halka namazı kılarız deyin, bizim Kâbemiz insandır deyin, daha da üstünüze gelirlerse namazın gizli kılınması gerektiğini savunun bunu söyleyince adam olmayacağınızı düşünecek muhtemelen bıkacak ve yakanızı bırakacaklardır.

5- Fazla üstünüze gelmemeleri için Şiilerle bizim ortak tek yanımız Ali sevgisidir, Ehli-Beyt sevgisidir deyin. Ama bu sevginin içini boş bırakın üzerine bir başka cümle daha eklemeyin, bu noktada kalın. Zira bu noktayı eşelerseniz rezil olmanız muhtemeldir.

6- Önce Caferiliği inkar edin size tarihi kaynaklar sunulup ta bu noktada tutunamazsanız, mezhepçilik yapmayın deyin, yine olmazsa Batıni anlamda Caferiyiz deyin. Daha da sıkışırsanız İmam Sadık’ın olmadığını bilseniz dahi buyruğa inanırız deyin. Onlar böyle bir kitap olmadığını anlatıp dursunlar nasıl olsa binlerce yıldır tanınan bir kitabı kolay kolay ekarte edemezler.

7- Tüm İslami fıkıh kurallarına şekilcilik adına şeriat diye karşı çıkın dışlayın uzak durun ama bunların yerine Bektaşi tarikat kurallarını titizlikle uygulamaktan da geri durmayın. Buradaki çelişkinizi kimse anlamaz çünkü zaten kimse analiz yapmıyor, kalabalığa uymuş gidiyor. Çelişkinizi anlayanları da Şiilikle suçlayıp uzak durun.

8- Kalbimiz temiz diyerek, el, bel, dil, eş, aş, iş tekerlemelerini asla terk etmeyin, sürekli tekrarlayın. Bunlar sizi koruyacaktır. Üzerinize 12 imamlardan örneklerle gelecek olurlarsa yapacağınız en iyi iş yine Şiilikle suçlayıp, uzaklaşmak olmalıdır. Unutmayın en ufak hatanız halkınızı Şiiliğe adım adım yaklaştıracaktır.

9- Sizlere bir toplumda Caferilikle ilgili bilgiler vererek köşeye sıkıştırırlarsa, Peygamber zamanında mezhep mi vardı? bunlar sonradan çıkmış yapay ayrılıklardı diyerek konuyu dağıtın, demogoji yapın, orada bulunanların pek çoğu sizi destekleyecektir. Hatta orada Sünnilerde varsa hepimiz hem Sünniyiz hem Aleviyiz diyerek topa onları da sokun buda sizi rahatlatacak, Şiilerin mücadele alanını genişletecek, dikkati başka konuya kaydıracak ve sizi bir sürede olsa zaman kazandıracaktır.

10- Dikkat edin 12 imamların isimlerine ve fikirlerine direk karşı çıkmayın, cephe almayın ama fikirlerini önlemek için ön plana Hacı Bektaşı, Abdal Musayı, Kaygusuz Sultanı, Hallacı, her kimi buluyorsanız öne çıkarın. Her isim karşı cepheyi biraz daha zorlayacak üzerinizdeki baskıyı azaltacaktır, zira bunları tek tek anlatmak ve ekarte etmek Şiilerin uzun zamanını alacaktır. Hatta gerekirse dünyevi kurtarıcı siyasal liderlerinizi de sahaya sürebilirsiniz bu da size zaman kazandırır. Hatta çok sıkışırsanız falanca dedeyi, filanca anayı da sahaya sürün. Bu durumda da adam olmayacağınızı düşünüp bıkıp sizden uzaklaşmaları muhtemeldir.

11- Alevilik kelimesine sürekli farklı anlamlar yükleyin. Laiklik, cumhuriyet, demokrasi, solculuk yani siyasal terminolojide ne buluyorsanız yükleyin, kavramda kafalarda iyice karışsın kimse işin içinden çıkamasın.

Hatta bazen biz İslam değiliz bile diyebilirsiniz, unutmayın Şiileri en çok çıldırtan bu tarzdır, denedim buna karşı hiçbir şey yapamıyorlar, yine bu adam ıslah olmaz deyip hemen uzaklaşıyorlar. Unutmayın  bu noktada iblis size ne kadar yakınsa Şiiler sizden o kadar uzak olacaktır.

12- Halkın olduğu bir mecliste Şiilerle tartışırken lafı sürekli 4 kapı 40 makam tekerlemesine getirin, böylece bu kelimelere alışık olan halkın desteğini yanınıza alarak Şiilere karşı hamle avantajı kazanırsınız. Zira hiçbir Şii bu tekerlemeleri hemen çürütemez, çünkü içinde doğru ve hak sözlerde vardır, sufizme ait her anlama gelen her cümleyi piyasaya sürün, onlar bu kavramları açıklamaya çalışırken Şiilere dertlerini anlatmak için zaman tanımamış olursunuz. Çokça palavra atmayın ama her palavranızın içine birkaç güzel doğru ve hak sözü karıştırın.

13- İbadet yerinizin cemevleri olduğunu söyleyin böylece sizin inancınızın da bir merkezi olduğu anlaşılır ve camiye davet edilmeyebilirsiniz. Cami konusunda ısrar ederlerse de biz ibadeti sazla semahla yapıyoruz diye inat edin. Hatta mezhepler üstüyüz, kadın erkek birlikte ibadet ederiz deyin, enel hak deyin ve savunmanızı genişletip süsleyin, böylece karşı cephe sizden yılabilir, bıkabilir. Hatta korkmayın Peygamber zamanında cami yoktu, Emeviler yaptı diye tezinizi demogojik olarak ta süsleyin. Namaz değil salattı diye sallayın, salatında dua olduğunu söyleyin sırf bu palavrayla bile birçok kişiyi namazdan uzaklaştırmayı başarırsınız. Çünkü bilgisizlik tavan yapmış durumda. Hatta bir Kur’an bulun ve hani nerede beş vakit namaz yazıyor diye hava bile atabilirsiniz. Çoğu bunu açıklayamaz korkmayın, zaten kim Kur’anı, sünneti biliyor ki? Bilmeyenleri sırf bu masalla bile kandırabilirsiniz.

14- Çok önemli bir şey daha; Sünnileştirmeye karşı çıkarken yanına mutlaka Şiileştirme tehlikesini de ekleyin. Böylece her ikisi de aynı mesajını vermiş olursunuz, buda sizi rahatlatır. Hatta bu formülü İranlı bir mollanın ‘Ya Sünnileştirin yada bize bırakın Şiileştirelim’ diye önerdiği yalanının bile söyleyebilirsiniz. Nasıl olsa çoğunluk bunun yalan olduğunu bilmiyor.

15- Molla kelimesini, ayetullah kelimesini sürekli küçültücü, dışlayıcı şekillerde kullanın, ama dede, baba, çelebi gibi kelimeleri ballandıra ballandıra söyleyin. Unutmayın zafer kavramlarla da kazanılır. Bu cephede çok önemlidir. Hatta dedelerin seyit olduğunu da söyleyin nasıl olsa kimsenin elinde soy secerelerini sorgulayacak bilgi yok.

16- Mademki İran şu aşamada Şiiliğin merkezi olarak biliniyor, o halde tüm konularda irana karşı çıkın, onların tüm bilimsel gelişmelerini inkar edin, küçümseyin. İranla ilgili her negatif haberi öne çıkarın, hiçbir güzel haberi vermeyin, konuşmayın, söylemeyin. Bu noktada Türk ırkçılarından yardım bile alabilirsiniz. Gerçi orada da milyonlarca Türk yaşıyormuş ama boş verin mezhep taassubu bu çelişkiyi aşabilir.

17- İnancınızın temeli olan kırklar cemini sıkıca savunun, masal olduğunu bile kanıtlasalar, bu bizim inancımızdır, sorgulayamazsınız, miraç gibi bir şeydi türünden anlamsız tavırlar koyun. Biz bunun soyut ruhuna inanıyoruz gibi süslü bir cümlede ekleyebilirsiniz. İnançlar sorgulanamaz diye nutuk bile atabilirsiniz.

18- Halk ozanlarınıza sahip çıkın biliyorsunuz ki onlar olmazsa dede size cem yaptıramaz, semah döndüremez, ibadet yapamaz hale gelirsiniz.

Bu noktada Pir Sultana benzemeye çalışan halk ozanlarını dışlayın, bu türler tehlikelidir, Pir Sultanı dinsizleştirmeye çalışın yoksa düvezi imamlarla sizi Şiileştirebilirler. Şu anki Pir Sultan adına yapılan dinsizlik temelli örgütlenmeler iyidir, onları destekleyin.

19- Kur’an konusunda tartışmaya girmeyin, eksiktir deyin, tutmazsa biz böyle anlıyoruz deyin, oda tutmazsa istediğiniz ayeti sureyi istediğiniz gibi yorumlayıp sunun, maksat kafa karışıklığı olsun zaten kim Arapça tefsir biliyor ki? Size karşı çıksın. Hatta bazı ayet ve sureleri ceme, semaha kanıt olarak sunun. Onlar bunu temizleyinceye kadar yalanınız anlaşılıncaya kadar uzunca süre geçer.

20- Oruç konusunda muharrem ayı orucunu öne çıkarın, aşure tatlısını öne çıkarın. Unutmayın yezit bu formülle birçok kişiyi Şiileşme tehlikesinden korudu. Muharrem ayını kutlama şölenine çevirirseniz bu size çok büyük avantaj sağlayacaktır.

Şiilerin matem törenlerine gitmeyin, gidenlere engel olun. Çok sıkışırsanız zincirlerle dövme olayını eleştirip durun, olayı kamufle edin. Dikkati törenlerin başka yönlerine çekin. Kadınların siyah giysilerini öne çıkarın, hatta İmam Hüseyin’in kendisine bile faydası olmadı bize ne faydası olacak diye nesnel bir tavır koyun, bir sürü cahili avlarsınız.

21- Unutmayın her kavram kargaşası size zaman kazandıracaktır. Gerektiğinde Caferiyiz ama Şii değiliz deyin. Batıni Şiisiyiz deyin, Türk Şiisiyiz, Batıni Caferiyiz deyin, nasıl olsa halk cahil bu kavramların farkını çözemez.

Hatta Şiiyiz Caferi değiliz diye mantıksız cümleler bile kurabilirsiniz, nasıl olsa inanan çıkacaktır, size inananları Şiilikten korumuş olursunuz.

22- Aman Bektaşilik, Kadirilik, Mevlevilik, Rufailik türünden tarikatları ve tasavvufculuğu dışlamayın bunların her birinin sizi Şiilikten yüzyıllardır kurtardığını unutmayın. Tarikatçılığı sahiplenin, yıkılmalarına izin vermeyin, onların bu noktadaki saldırılarının ne anlama geldiğini iyi bilin.

23- Yazılı kaynaklarınıza saçma sapan masal anlatımları da olsa sahip çıkın, bu masalların bile derin anlamları vardı diye tavırlar koyun, masalların zahirine değil derin anlamlarına bakın diye çarpıtmaya çalışın yoksa Şiilerin yazılı temel kaynakları ortaya çıkar toz duman olursunuz. Hele Nehcül Belaga’dan özellikle uzak durun, bu eser yakınınıza geldiğinde de ne malüm Hz. Ali’nin söylediği gibi şüphe uyandırıcı tavırlar koyun.

24- Şilliğin Hz. Ali yolu olduğu eninde sonunda anlaşılacaktır ve bu durumda son kozunuzu oynayın ve biz Türk Şiisiyiz, onlar Arap Şiisi yada Fars Şiisi diyerek yeni bir bölünme formülü ortaya atın, uğraşıp dursunlar.

Yaşam sınavdır ve biliyoruz ki mahşer günü herkes imamıyla, önderiyle, yaşamda tabi olduğu ilkelerini takip ettiği liderleriyle birlikte olacaktır.

Bizler yaşamda Şii olmanın mükafatının mahşerde Hz. Aliyle birlikte olmak olduğuna inanıyoruz. Hatta sadece Şia olmanın bile ne büyük bir nimet olduğunu biliyoruz.

SEN VE SENİN ŞİALARIN KURTULACAKTIR YA ALİ DİYEN RESULE İNANIYORUZ.

Anadolu da bizim sınavımız bu, tarihte bu noktada düğümlenmiş fay hattı oluşmuştur.

Tüm bu girdapların arasından sıyrılarak hem Alevi, hem Caferi hem de Şii olduğunu keşfedebilen hatta bunu açıkça söylemekle kalmayıp hayatının her alanında bu ilkeleri yaşama geçiren ve tüm batıl çıkışlara karşı HAYIR diyebilen KAHRAMAN insanları canı yürekten kutluyorum. Bu kahramanlarla  aynı coğrafyada aynı tarihin içinde aynı sınava tabi olmaktan büyük bir sevinç ve onur duyuyorum. Bizi  bu tarih ve coğrafyada bu kahramanlarla birlikte yaratan, sınava sokan Rabbimize şükrediyorum.

Teoman Şahin